
Türklerin tarihe destansı kahramanlıkla adını yazdırdığı Kut’ül Amare Zaferi’nin önemi oldukça büyüktür. İngilizlerin büyük bir yenilgi ile mağlup oldukları Kut’ül Amare’de neler yaşandığı ve tüm çarpıcı detayları sizler için hazırladık. Peki nedir bu Kut’ül Amare…
Osmanlı Ordusunun Irak’ın Kut bölgesi civarlarında İngilizlere karşı kazandığı büyük bir zafer olarak tarihteki adını alan Kut’ül Amare Zaferi’ni her yıl büyük törenlerle anarız. İngilizlerin, Türk tarih kitaplarından bile sildirecek kadar unutmak istediği ve hafızalara kazınacak bir zafer olma özelliği Kut’ül Amare Zaferi oldukça büyük önem arz etmektedir. İngiltere, 1916’daki bu savaşta tarihinin en büyük yenilgilerinden birini alarak İngiliz tarihinde Türklerin kendilerini nasıl bozguna uğrattığına acı bir şekilde halen dahi şahidi olmaktadır.
Kut’ül Amare Zaferi
İngiliz kuvvetleri ve müttefikleri ile Osmanlı kuvvetleri arasında geçen ve I. Dünya Savaşı’nın temel muharebelerinden biri olarak gösterilen Kut’ül Amare destansı bir öyküye sahiptir. 1. Kut Muharebesi olarak da bilinen Kut’ül Amare, Dicle Nehri kıyısında Kut’ül Amare şehri yakınlarında konuşlanmış İngiliz ve müttefiklerinin kuşatılmasıyla başlayan muharebe olarak bilinir. Kasabanın Osmanlı Ordusu tarafından ele geçirilmesi ve İngiliz birliklerinin tamamının esir alınması sonrasında tarih kitaplarında yerini eşsiz bir destan olarak alır.
Tümgeneral Charles Vere Ferrers Townshend komutasındaki İngiliz 6. Poona Tümeni Bağdat’a ilerlemeye çalışırken 22-23 Kasım 1915’te Selman-ı Pak Muharebesi’ni kazanamadı ve ardından geri çekildi. 3 Aralık tarihinde ise Kut’a sığınmak zorunda kaldı. Goltz Paşa’nın Bağdat’a gelişi ve Nurettin Bey birliklerinin ilerlemesi Yeni kurulan Osmanlı 6. Ordusu’nun komutanlığına atanarak 5 Aralık’ta Bağdat’a varan Mareşal Colmar Freiherr von der Goltz Paşa’nın emriyle Irak ve Havalisi Komutanı Miralay ‘Sakallı’ Nurettin Bey’in birlikleri 27 Aralık’ta Kut’a girerek orayı resmen kuşattı.
İngilizler Kut’u kurtarmak için General Aylmer komutasındaki Tigris Kolordusuyla hücuma geçtiyse de 6 Ocak 1916 tarihli Şeyh Saad Muharebesi’nde 4.000 askerini kaybederek geri çekilmek zorunda kaldı. 9. Kolordu Komutanı Miralay (Albay) ‘Sakallı’ Nurettin Bey daha sonrasında görevinden alındı ve yerine Enver Paşa’nın kendisinden bir yaş küçük amcası olan Mirliva Halil Paşa getirildi. İngiliz Ordusu, 13 Ocak 1916 tarihli Vadi Muharebesi’nde 1.600, 21 Ocak Hannah Muharebesi’nde 2.700 askeri kaybederek geri püskürtüldü.
Kut’ül Amare Kuşatması’nda 13 bin İngiliz asker, 13 bin general ve 418 İngiliz subayı esir alındı. İngiliz kuvvetleri ve müttefikleri, 23.000 ölü ve yaralı vererek büyük bir hasar aldı. İngiliz tarihçisi James Morris, Kut’un kaybını “Britanya (İngiltere) askeri tarihindeki en aşağılık şartlı teslimi” olarak tanımlamıştır. Kut’ül Amare Zaferinin askeri tarih açısından bir başka önemi de, bilinen ilk havadan ikmal denemesini İngiliz ordusunun Kut’taki birliklerini ikmal için 26 gün boyunca Dicle’deki Ora Üssü’nden 3 adet Short 184 tipi 225 beygirlik deniz uçakları ile bu kuşatma sırasında gerçekleştirmiş olmalarıdır. Ancak bu çaba yeterli olmamış ve sonucu değiştirmemiştir. Halil Paşa Kut’ül Amare zaferine istinaden Kut soyadını almıştır.