İmralı’da tutuklu bulunan terörist başı Abdullah Öcalan’ın bugün ortaya çıkan mektubundaki sır perdesi aralanıyor. Öcalan’ın mektubunu açıklayan Doçent Dr. Ali Kemal Özcan, 18 Haziran tarihinde avukatlara bu mektubun teslim edildiğini ancak mektubun açıklanmadığını söyledi.
Terörist başı Abdullah Öcalan’ın 23 Haziran seçimleri için HDP’ye tarafsızlık çağrısı yaptığı mektubu açıklayan Doçent Dr. Ali Kemal Özcan, çarpıcı açıklamalar yapmaya devam ediyor. Mektupla ilgili üstü kapalı olarak Öcalan’ın avukatlarını suçlayan Özcan, 18 Haziran tarihinde avukatlara teslim edilen bu mektubun gizlendiğini iddia etti.
Özel İzinle Görüştü
Özel izinle terörist başı Abdullah Öcalan’ın tutuklu bulunduğu İmralı Cezaevi’ne giden Doçent Dr. Ali Kemal Özcan, kamuoyuna bu akşam Öcalan’ın mektubunu açıkladı. Mektubun açıklanmasının ardından birçok tartışma da gündeme geldi. Özcan’ın iddiasına göre terör örgütü elebaşı Abdullah Öcalan 18 Haziran tarihinde açıklanmak üzere bu mektubu avukatlarına teslim etti. Ancak avukatlar 23 Haziran seçimleri öncesinde bu mektubu kamuoyu ile paylaşmadı.
Mektup Görüşme Sırasında Gündeme Geldi
PKK elebaşı Öcalan ile yaptığı görüşme sırasında bu mektubun gündeme geldiğini belirten Özcan, mektubun Öcalan’ın el yazısı ile yazıldığını ve tek sayfalık bir açıklama olduğunu öğrendiklerini söyledi. İmralı cezaevinde bugün uzun bir değerlendirme yaptıklarını söyleyen Özcan, konu mektubun açıklanmasına geldiğinde Öcalan’ın mektubun açıklandığını zannettiğini öğrendiklerini söyledi. Savcılık üzerinden 18 Haziran 2019 tarihinde bu mektubun avukatlara teslim edildiğini iddia eden Özcan, açıklamanın henüz yapılmamış olduğunu öğrenince Öcalan’ın tepki gösterdiğini söyledi.
Avukatlar Telefonlara Cevap Vermedi
Terör örgütü elebaşının kendisine avukatlarına ulaştırılmak üzere bir not verdiğini belirten Özcan, avukatları aradığını ancak telefonlara cevap vermediklerini söyledi. Bu nedenle mektubu tek başına açıklamak zorunda kaldığını belirten Ali Kemal Özcan, avukatlara sadece telefonla değil WhatsApp yoluyla da ulaşmaya çalıştığını ancak okumalarına rağmen kendisine dönüş yapmadıklarını söyledi. Kendisinin bir emaneti açıklamakla yükümlü olduğunu söyleyen Özcan, emaneti verenin kim olduğuna bakılmaksızın o emanete ihanet edilemeyeceğini dile getirdi.
